Atasözü olarak söylenen ve hata yapanların kendilerini aklamaya çalışacakları zaman kullandıkları, mantık dışı bir söz vardır: Hatasız dost arayan dostsuz kalır!
Bu büyük bir yalandır!
Öncelikle şunu belirleyelim: Her atasözü herkes için geçerli değildir! Bu nedenle, atasözlerine kutsal metin muamelesi yapmak, insan olmakla bağdaşmaz.
Gelelim hatasız dost meselesine. Dost; arkadaştan öte, değer verilen ve bir insanın hayatında en çok değer verdiği kişilere verilen isimdir.
Fakat ister dost olsun ister arkadaş, herkes herkese hata yapabilir. Bu insan olmanın bir gereğidir. "Hatasız kul olmaz" doğru bir belirlemedir ama "herkesi hatalarıyla kabul etme" zorunluluğu diye bir zorunluluk, bilinçli bir birey için gayet saçma bir dayatma olacaktır.
Bazı hatalar affedilebilir, göz ardı edilebilir. Bu konuda bir sorun yoktur. Ama, "dost" denilen bir kişinin hata yapması, hayatınızdaki normal bir insanın hata yapmasından çok daha büyük bir zarar verebilir. Bu nedenle, normal bir arkadaş ile dostunuz olan birinin yaptığı aynı hatadan, aynı derecede etkilenmeyebilirsiniz.
Konumuza dönersek, esas konu şudur. Bir kez hata yapan, bir daha mutlaka yapar. Veya daha doğru bir söyleyişle, her insan hata yapar ve hiçbir insanın yaptığı bir hatayı tekrarlamama garantisi yoktur.
Bu nedenle, hatasız dost aramaktansa, dost veya arkadaş, bir hata yaptığında artık hayatınızdan çıkarmanın zamanı geldiğini kabullenmek, daha doğru bir tercih olacaktır.
İnsanlar, bırakın dostluğu, en yakın akrabası olan aile üyelerinin dahi hatalarına maruz kalabiliyor ve bundan dolayı aile üyelerini dahi hayatlarından çıkarabiliyor. Bu nedenle dost ya da arkadaş bir hata yaptığında hayatınızdan çıkaramamanızın hiçbir mantıklı gerekçesi bulunmamaktadır.
Annenizle, babanızla, kardeşinizle, çocuğunuzla ve hatta eşinizle yahut bir akrabanızla, hayatınızdan çıkarsanız dahi görüşmek zorunda kalabilirsiniz. Mesela, bir akrabanın düğünü, cenaze, önemli bir olayda akrabaların bir araya gelmesi nedeniyle, aynı ortamda bulunmanız gayet normal ve öngörülebilir bir durumdur. Ama bir arkadaşınız ya da dostunuzla tekrar görüşme ihtimaliniz, size bağlıdır.
Hata yapan biriyle hayatınızı devam ettirmenize gerek yoktur. Böyle bir yükü üzerinize almanız, güçsüzlüğünüzün göstergesi olacaktır. Alışkanlıklar veya insanlara bağımlılıklar, insanın içerisindeki gerçek enerjiyi ortaya çıkarmasına her zaman engel olmuştur. Bu, yasa dışı bir maddeye bağımlılık olabileceği gibi size daha önce hata yapmış ve hatta sizi kırmış bir kişiyle tekrar görüşmeye devam etmek de olabilir.
Bu belirlemeden kimseyi affetmeyin anlamı çıkmamaktadır. Affetmek ayrıdır, hayatınızda tekrar yer vermemek ayrıdır.
Hayat, insana sadece bir kez verilen bir fırsattır. Ömür denilen sınırlı zamanda, bu tip hata yapan insanlarla zaman kaybetmenize ve risk almanıza hiç de gerek yoktur.
İnsanın iki eli vardır ve bu ellerinde tuttukları ile hayatını geçirir. Eğer gereksizleri bırakmazsanız, yeni ve size daha çok değer katacak kişileri hayatınıza almaya yer kalmayabilir. Riskli veya artık miadını doldurmuş insanları hayatınızdan çıkarın ve size daha çok şey katacak insanları hayatınıza alın.
Hatasız dost arayan dostsuz kalmaz, yeni dostlar bulabilir ama hata yapanlarla yola devam etmek, her adımınızı riske sokacaktır.
Hata yaptığınızda hata yaptığınız insanın hayatından çıkın, size hata yapanları da hayatınızdan çıkarın. Bu her zaman en iyi tercihtir...